TİP Adayı Can Atalay’dan AKP’li vekil aday adayları hakkında suç duyurusu
Depremde yıkılan İskenderun Devlet Hastanesi’nde en az 76 kişinin hayatını kaybetmesi nedeniyle TİP Hatay Milletvekili adayı Can Atalay, AKP’den aday olmak için istifa eden ancak listelerde yer verilmeyen eski Hatay Valisi Rahmi Doğan ve eski Hatay İl Sağlık Müdürü Mustafa Hambolat hakkında suç duyurusunda bulundu. Atalay, ayrıca, molozların insan sağlığını olumsuz etkileyecek şekilde kaldırılması nedeniyle de suç duyurusunda bulunurken; adliyedeki işlemlere TİP Milletvekili Ahmet Şık da katıldı.
Gezi Davası kapsamında tutuklu olan TİP Hatay Milletvekili adayı Can Atalay, bugün eski Hatay Valisi Rahmi Doğan ve eski Hatay İl Sağlık Müdürü Mustafa Hambolat hakkında suç duyurusunda bulundu. TİP İstanbul Milletvekili Ahmet Şık ile Atalay’ın avukatı Bülent Akbay’ın İskenderun Adliye’sinde ilettikleri dilekçede, depremde İskenderun Devlet Hastanesi’nin yıkılması sonucu en az 76 yurttaşın yaşamını yittirmesi nedeniyle Rahmi Doğan ve Mustafa Hambolat hakkında yakalama kararı çıkartılması talep edildi.
Can Atalay imzası taşıyan bir başka suç duyurusu dilekçesi ise depremde yıkılan binaların molozlarının insan sağlığını ve tarım alanlarını etkileyebilecek şekilde depolanması gerekçesiyle verildi.
AHMET ŞIK’TAN AÇIKLAMA
TİP İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, İskenderun Adliyesi önünde konuya ilişkin şu açıklamayı yaptı:
“Çok özel bir hukukumuz var bizim Can Atalay’la, bir kere avukatım olur. İyi avukattır. Kardeşimdir, dostumdur, yoldaşımdır. Can’a dair söyleyeceklerimi çok objektif bulamayabilirsiniz ama kim olduğuna baktığımızda söyleyeceğim her şey bir nesnel gerçekliğe de işaret ediyor. Can Atalay’ı Türkiye kamuoyu nereden tanıyor? Aladağ’da bir tarikat yurdunda yakılarak öldürülen çocukların davasından tanıyor. Çorlu’daki tren katliamından tanıyor. Cumhuriyet davasında ve Ergenekon kumpas sürecindeki davalardan tanıyor. Hendek’teki havai fişek patlamasının bir katliama yol açmasında mağdurların yanında durmasından tanıyor. Gezi dosyasında yargılanıp ceza almasıyla ve hapse girmesiyle tanıyor.
‘HATAY’A CAN, CAN’LA GELECEK’
Mevzumuz Hatay olunca Can Atalay’ın burası için en doğru adaylardan birisi olduğunu düşünüyorum. Çünkü kendisi, bu şehre Gezi isyanı sırasında gelen üç cenazenin sahiplenicilerinden biridir; Ahmet Atakan’ın, Ali İsmail Korkmaz’ın ve Abdullah Cömert’in. O isyanla ilgili açılan bir kumpas davasından ötürü de hapistedir. Yıllardır bütün bilgi birikimini, mesleki geçmişini kent suçlarına karşı direnen bir avukat olarak ortaya koyan Mimarlar Odası’nın çalışanıdır. Bu kent için en doğru adaylardan biridir. Hatay’a Can gelecek, çünkü Hatay için Can gelecek. Tam 10 hafta geçti depremin üzerinden. Bu kadar zamandır hiçbir şeyin değişmemesi, sadece enkaz kaldırma ki o da usulüne uygun yapılmayarak yeni ölümlere davetiye çıkaracak bir tedbirsizliğin içerisinde bırakılarak yapılmak dışında hiçbir şey yapılmıyor. İnsanlar hâlâ ekmek arıyor, hâlâ su arıyor. Devlet neden var? Bu sorunun yanıtını herkes sormak zorunda kendisine. İnsanları depremde enkaz altında ölüme terk edenler, ölümden kurtulanları çaresizliğe terk edenlerle hesaplaşması için Hatay’a Can gerek. Hatay’a can, Can’la gelecek.”
AÇIKGÖZ: HATAY SAHİPSİZ BIRAKILIYOR; İZİN VERMEYECEĞİZ
Adliye önünde açıklama okuyan TİP Parti Meclisi Üyesi ve Hatay 2. Sıra Milletvekili Adayı Aylin Açıkgöz ise şu sözlere yer verdi:
“Ne yazık ki Hatay’da yaşanan sorunlar depremden bu yana devam ediyor. Yönetenler katlanılması zor olan sorunlara her geçen gün yenilerini ekliyorlar. Cumhurbaşkanı kararnameleri Hatay halkının sorunlarını çözmek için değil, Hatay’ı talan etmek, rant devşirmek ve geleceğini tehlikeye sürüklemek için çıkartılıyor.
Hatay’da enkaz kaldırma ve hafriyat çalışmalarının plandan yoksun şekilde gelişigüzel yapılması havada gökyüzüne kadar uzanan bir toz bulutlarına yol açarken su kaynakları kirletiliyor. Tarım arazileri yok ediliyor. Asbest maddesi havaya, suya ve toprağa karışarak Hatay’ın geleceğini tehlikeye atıyor. Bu durumu protesto eden depremzedelere kolluk müdahalesi ise Hatay’ın halen sahipsiz olduğunu ve zalimlerin baskısı altında olduğunu gösteriyor.
‘HATAY HAVA ALANINI GELİŞE KAPATARAK HALKIN İRADESİNİ ÇALMAYA CÜRET EDİYORLAR’
Hatay’da depreme dayanıklı olmadığı tespit edilen kamu binalarına sağlık çalışanlarıyla, hastalarla ve yurttaşlarla doldurdular. Onların tüm itirazlarına rağmen ölüme sürüklediler. Deprem sonrasına dair hiçbir hazırlıkları olmadığı için enkazlarda can vermelerini seyrettiler. Özel ve devlet hastanelerinde ölüme terk ettiler. Şimdi de sorumluları koruyor ve gözetiyorlar. Bu ülkenin yöneticileri Gezi’de gençleri, Soma’da ve Ermenek’te madencileri, Aladağ’da çocukları, Hendek’te ve Çorlu’da yurttaşları ölümüne sebep oldular. Şimdi de depremde ve deprem sonrası uygulamalarla sosyal cinayetler işlemeye devam ediyorlar. Yavuz hırsız misali şimdi de Hatay hava alanını gelişe kapatarak halkın iradesini çalmaya cüret ediyorlar.
‘HATAY İÇİN CAN’LA BAŞLA’
İşlenen cinayetlere Türkiye İşçi Partisi sessiz kalmadı ve kalmayacak. Devleti idare edenlerin işlediği suçların hesabını sormak için yola çıktık. İşlenen sosyal cinayetlerin yargılanması için canla başla mücadele eden Avukat Can Atalay Hatay milletvekili adayımız oldu. Bugün burada Hatay’a Can vermeye çalışan, Hatay için Can’la Başla mücadele sözü veren Türkiye İşçi Partisi ve Can Atalay ile sorumluların peşine düştük.
Aday tanıtım toplantılarında nefret suçu işleyenler, kamu binalarında insanları ölüme sürükleyenler, havamızı, suyumuzu ve geleceğimizi kirletenler hesap vakti geliyor. Göstermelik soruşturmalarla suçluları kayırmanıza izin vermeyeceğiz.
Hatay’a CAN adalet arayışıyla, kararlılıkla ve onurla gelecek.”
HAMBOLAT HAKKINDA YAKALAMA KARARI
Gazeteci İsmail Saymaz, 14 Nisan tarihinde Sözcü gazetesindeki yazısında Mustafa Hambolat hakkında Hatay Eğitim ve Araştırma Hastanesi ek binasının yıkılmasına ilişkin soruşturma kapsamında yakalama kararı çıkarıldığını yazmıştı.