Erdoğan ‘kader planı’ demişti: Diyanet yalanladı
Diyanet İşleri Başkanlığı, Maraş merkezli depremlerin ardından “Afet bölgelerinden en çok gelen sorular” başlığıyla yayımladığı fetva sayfasında dikkat çeken bir açıklamada bulundu. “Müslümanın deprem ve doğal afetlere bakışı nasıl olmalıdır” sorusuna, “Kaderci bir anlayışla değerlendirmek ve açıklamak inancımıza uygun değildir” cevabı verildi.
İhmal ve kar amaçlı politikalar sonucu yurttaşların yaşamını yitirdiği birçok olayda olduğu gibi, Maraş merkezli depremlerde on binlerce yurttaşın yaşamını yitirmesinin ardından, AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yaşananlara ilişkin “kader” vurgusuyla değerlendirmelerde bulunmuştu.
ERDOĞAN ‘KADER PLANI’ DEMİŞTİ
Erdoğan, Maraş kent merkezinde bulunan 12 Şubat Stadyumu’nda, depremzedeler için Afet ce Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nın (AFAD) kurduğu çadır kentteki yurttaşları ziyareti sırasında, bir depremzedeye, “Olanlar oldu, bunlar kader planının içerisinde olan şeyler” demişti.
BirGün’den Mustafa Bildircin’in haberine göre, Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu, 13 Şubat günü Diyanet’in internet sitesinden sorulan “Müslümanın deprem ve doğal afetlere bakışı nasıl olmalıdır” şeklindeki soruya cevap verdi. Diyanet’in cevabında, akıl, irade ve vicdan gibi özelliklerin insanoğlunu tabiatla ilişkisinde sorumlu kıldığı, insanın bu bilinçle hareket etmesi ve “Gücü yettiği hususlarda üzerine düşeni hakkıyla yaparak gerekli tedbirleri alması” gerektiği vurgulandı.
Söz konusu cevapta şu ifadelere yer verildi:
‘KADERCİ ANLAYIŞLA DEĞERLENDİRMEK İNANCIMIZA UYGUN DEĞİL’
“Dolayısıyla afetleri ve meydana gelen acı neticelerini, insan irade ve sorumluluğunu yok sayarak tamamen kaderci bir anlayışla değerlendirmek ve açıklamak inancımıza uygun değildir. İnsanoğlu dünyada ebedi hayatına hazırlanacağı bir imtihan sürecindedir. İnsanın bilme ve irade etme özgürlüğü gibi kabiliyetlerine binaen muhatap olduğu bu süreç, aynı zamanda, ona anlamlı bir hayat sürdürme imkânı sunmaktadır. İnsan yaşadıklarını doğru değerlendirerek başına gelen hadiselerden ibret almalıdır. Doğal afetlere maruz kaldığında da dersler çıkarmalı, sorumluluklarını hatırlamalı, maddi ve manevi alanda yapması gerekenlere yönelmelidir.”