‘İlk günkü gibi kararlı, ilk günkü gibi inançlıyız’
Türkiye Gazeteciler Sendikası’nda (TGS) örgütlenen 24 gazetecinin işten atıldığı Sputnik’te başlayan grevin 20. gününde basın açıklaması düzenlendi. Açıklamada, “Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, İletişim Başkanlığı ve İçişleri Bakanlığı bu suçlara sessiz mi kalacak? Sputnik işvereni grevi kırmak için her yolu denerken bu ülkenin kanunlarının çiğnenmesine izin mi verecekler?” denildi.
TGS, Sputnik’te toplu iş sözleşmesinin uzlaşmayla sonuçlanmaması ve işten atılan sendika üyesi gazetecilerin işe iadesi için, 17 Ağustos günü İstanbul ve Ankara’da greve çıkmıştı.
Grevin 20. günü olması sebebiyle bugün, İstanbul Süzer Plaza’da bulunan Sputnik ofisi önünde basın açıklaması düzenlendi. TGS’nin çağrısıyla düzenlenen basın açıklamasına sendika temsilcileri ve gazetecilerin yanı sıra Türkiye İşçi Partisi (TİP) Sözcüsü Sera Kadıgil, TİP İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) İstanbul Milletvekili Özgül Saki ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Milletvekili Ahmet Şık da katıldı.
‘BU ÜLKENİN KANUNLARININ ÇİĞNENMESİNE İZİN Mİ VERECEKLER’
Basın açıklamasını, TGS Genel Başkanı Gökhan Durmuş okudu. “İlk günkü gibi kararlı, ilk günkü gibi inançlıyız” başlıklı açıklamada şunlar dile getirildi:
“Bugün sendika hakkı ve adil bir ücret talebi ile başladığımız grevimizin 20. günündeyiz. İlk günkü gibi kararlı, ilk günkü gibi inançlıyız. Greve başlarken taleplerimiz çok açık ve yasal taleplerdi. Hukuksuz biçimde işten atılan üyelerimizin işlerine geri alınmaları ve toplu iş sözleşmesinin imzalanmasıydı. 7 Ağustos’tan beri Türkiye Cumhuriyeti Anayasasını tanımayanlara, kanunlarımızı hiçe sayanlara karşı sessiz kalanları anlamakta güçlük çekiyoruz. Bu ülkeye isteyen patron gelip, kanunları istediği gibi eğip bükerek insanları çalıştırabiliyor mu?
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, İletişim Başkanlığı ve İçişleri Bakanlığı bu suçlara sessiz mi kalacak? Sputnik işvereni grevi kırmak için her yolu denerken bu ülkenin kanunlarının çiğnenmesine izin mi verecekler? Aradan geçen 20 günde işverenden tek bir olumlu adım gelmediği gibi yasadışı girişimleri de devam ediyor. Önce grevin yasadışı olduğunu iddia ederek mahkemeye başvurdular. Ancak mahkeme yürütmeyi durdurma taleplerini reddetti. Bunun üzerine grevin etkisini kırmak için Rusya’da Türk vatandaşlarını işe aldılar ama hala çalıştıramıyorlar. Türkiye’de ise işsizliği fırsat bilen kendini bilmezler, işsiz gazetecileri arayarak iş teklifleri, iş görüşmeleri yaptı. Aralarından siyasetçileri arayıp sendikayı suçlayacak kadar hadsizleşenler oldu.
‘YILMAYACAĞIZ, KAZANANA KADAR DİRENMEYE DEVAM EDECEĞİZ’
Ama şunu bilsinler ki, ne yaparlarsa yapsınlar kendilerini temize çekemeyecekler. Bunlar beyhude girişimler. Grev kırıcısı oldukları, meslektaşlarını yolda bıraktıkları gerçeği meslek hayatlarında hep arkalarından gelecek. Son 20 günde herkes safını netleştirdi. Kimi emeği ve dayanışmayı, kimi ise kariyerini seçti. Bizlerin safı emek, bizlerin safı dayanışma, bizlerin safı mücadeledir. Makam ve mevkilerini düşünenler değil, direnenler işçi sınıfı tarihinde yerlerini alacak. Yılmayacağız, kazanana kadar direnmeye devam edeceğiz.”
‘İŞÇİLERİN HAKKINI YİYEN HERKESİ, AYAKLARINI DENK ALMAYA DAVET EDİYORUZ’
TİP Sözcüsü Sera Kadıgil, basın açıklamasının ardından Sputnik grevine ilişkin şunları kaydetti:
“Sputnik Radyo’nun emeğinin karşılığını asla vermediği insanlar sendikalı olmak istedikleri için tam yirmi dört kişi, yani Türkiye Sputnik’te çalışan insanların neredeyse yüzde 75’i sendikalı olmak, insanca bir yaşama kavuşmak ve emeklerinin karşını alabilmek istedikleri için işten haksız yere atıldılar. Bugün direnişlerinin yirminci günü. Biz de Sputnik emekçilerinin ve TGS’nin çağrısına uyarak kendilerine destek için buradayız. Sputnik’i ve işçilerin hakkını yiyen herkesi bir kere daha ayaklarını denk almaya davet ediyoruz.”