Gündemden Haberler

Bakan Fidan’dan AB mesajı

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ndeki 14’üncü Büyükelçiler Konferansı kapsamında, “Türkiye Yüzyılı’nda Ekonomi, Sanayi, Ticaret ve Enerji” konulu bir panel düzenlendi. Panelde konuşma yapan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, “Türkiye’nin AB üyelik sürecinin akamete uğratılmış olması stratejik körlüktür. Yeni dönemde, Türkiye-AB ilişkilerine vizyoner bir bakışla yaklaşılması ve sürecin tam üyelik perspektifiyle canlandırılması önem arz etmektedir” dedi.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde 14’üncü Büyükelçiler Konferansı’nın açılışında konuştu. Açılış kapsamında düzenlenen “Türkiye Yüzyılı’nda Ekonomi, Sanayi, Ticaret ve Enerji” konulu panele Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği, Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK), Türkiye İhracatçılar Meclisi ve DEİK İş Konseyi yöneticileri katıldı.

‘TÜM ÜLKELERLE İLİŞKİLERİMİZİ POZİTİF İLERLETME ARZUSU İÇERİSİNDEYİZ’

Panelde konuşma yapan Bakan Hakan Fidan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:

“Suriye’yi terör örgütlerinin sığınağı, vekalet savaşlarının arenası olmaktan çıkarmak için her türlü çabayı göstereceğiz. Güvenli ve onurlu geri dönüşlerin sağlanmasına yönelik çalışmalarımızı da hızlandıracağız. Diğer bir komşumuz Irak’ın toprak bütünlüğünün ve siyasi istikrarının başlıca savunucusuyuz. Bu amaçla Irak’ın, başta PKK olmak üzere terör örgütlerinden arındırılmasına destek vermeyi sürdüreceğiz. Bölgemizde tüm ülkelerle ilişkilerimizi pozitif gündem üzerinden ilerletme arzusu içerisindeyiz. Komşumuz Yunanistan’la ihtilaflı meselelere çözüm bulma konusunda mevcut pozitif atmosferin büyük bir fırsat sunduğuna inanıyoruz. Biz bu konuda samimiyiz. Yunan tarafının da aynı samimiyeti göstereceğini ümit ediyoruz. Öte yandan, milli davamız Kıbrıs’taki duruşumuz açıktır. Kıbrıs Türklerinin egemen eşitliğinin ve eşit uluslararası statüsünün tescili temel politikamızdır. Ege ve Doğu Akdeniz’de hak ve çıkarlarımızı hassasiyetle korumaya devam edeceğiz.

‘TÜRKİYE’NİN AB ÜYELİK SÜRECİNİN AKAMETE UĞRATILMIŞ OLMASI STRATEJİK KÖRLÜKTÜR’

Türkiye’yi birtakım farazi, tarihten kopuk ve altı boş kavramlar geliştirerek adeta bölge dışı bir güç, hatta hasım olarak nitelemek, Balkanlar’da yapılabilecek en vahim hatadır. Bütün Balkan ülkelerinin; Moldova’nın ve hatta Ukrayna’nın AB ve NATO üyeliklerinin konuşulduğu bir ortamda, Türkiye’nin AB üyelik sürecinin akamete uğratılmış olması, stratejik körlüktür. Yeni dönemde, Türkiye-AB ilişkilerine vizyoner bir bakışla yaklaşılması ve sürecin tam üyelik perspektifiyle canlandırılması önem arz etmektedir. Sayın Cumhurbaşkanımızın, Türkiye’nin AB üyeliği sürecinin canlandırılması çağrısı temelinde, Türkiyesiz bir AB’nin gerçek manada küresel bir aktör olamayacağını bir kez daha vurguluyoruz. NATO’nun bütün üyelerinin, karşı karşıya olduğu güvenlik tehditleri ve endişelerini eşit oranda gözeten bir yapıda olmasını da beklemekteyiz. Bu çerçevede bazı NATO ülkelerinin, Suriye ve Irak’ta PKK ile olan açık ve örtülü iş birliğine hemen son vermeleri gerektiği çağrısını buradan yineliyoruz.

‘YENİ İTTİFAK VE ORTAKLIK ARAYIŞINDA OLACAĞIZ’

Siyasi, askeri, ekonomik ve diğer alanlarda mevcut iş birliği ve ittifak sistemlerimizi daha etkin kılmak için çalışacağız. Medeniyet köklerimizi kucaklayan vizyoner Türk Devletleri Teşkilatı girişimi bu kurumsallaşmaya bir örnektir. Büyük Türk dünyasında heyecan yaratan bu atılımımızı daha ileri entegrasyon aşamalarına taşıyacağız. Benzer girişimleri İslam dünyasının dayanışmasını artırmak için de hayata geçireceğiz. Bu yolda, artık küresel bir marka haline gelen teknik iş birliği kapasitemizi daha sistematik ve etkili hale dönüştüreceğiz. Yüksek düzeyli stratejik iş birliği konseyleri ve bölgesel istişare mekanizmalarımızı daha etkin ve verimli kullanacağız. Bunlara ilaveten, yeni ittifak ve ortaklık arayışında olacak; dış ilişkiler ve iş birliği ağımızı zenginleştireceğiz.

‘KÜRESEL ADALETSİZLİKLERDEN RAHATSIZ OLAN BİR MİLLETİZ’

Yeniden Asya, Latin Amerika ve Afrika Ortaklığı girişimlerimizi, daha kalıcı ve kurumsal bir çerçeveye oturtacağız. Daha adil bir dünya düzeni için küresel sorunların çözümüne katkı sağlamaya devam edeceğiz. Zira küresel adaletsizliklerden rahatsız olan bir milletiz. Sayın Cumhurbaşkanımız, Türkiye’nin bu tutumunu ‘Dünya 5’ten büyüktür’ ve ‘Daha adil bir dünya mümkün’ çağrılarıyla her mahfilde dile getirmektedir. 2’nci Dünya Savaşı sonrasında kurulan yapıların reformu bir zorunluluk haline. BM ve diğer uluslararası kuruluşlarda daha adil temsilin sağlanması ve bu kuruluşların etkinliğinin artırılması yönündeki çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Uluslararası finansal kurumların, borçlanma krizini sona erdirecek ve sürdürülebilir kalkınmanın altyapısını kuracak bir şekilde reformunu savunacağız.”

Yazıyı Kaynağından Okuyun →

Mert Ege

Editör, 28 yaşında, Gazetecilik mezunu. Gündemi takip ederek sizlere en güncel ve gerçek haberleri ulaştırmayı hedefler. Objektif ve ilkeli yayın kendisi için en önemli ve hassas konuların başında gelir.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu